Günlük hayatımızda duruşumuzu sergilerken her ne kadar çalkantılı bir yaşantımız olsada, geçmişimizden kalan adet ve örflerimizle müslüman gibi davranıp yaşamanın mecburi olduğunu unutmayız.
Ülkemizde çocuklarımız ilkokulçağlarında islam dinini öğrenmeye başlar,lise sona kadarda zaman zaman devam eder.
İlkokullarda öğretmenlerimizce ders proğramları doğrultusunda verilen din dersleri,Lise sona kadar din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri tarafından
Ayrıca Kur´an kurslarında ve yazın Camilerde İmamlar tarafından islam dini ve Kur´anı Kerim öğretilir.
Ailerlerimiz evlendirecekleri ve nesillerini devam ettirecekleri Gelin yada Damat adayında aradıkları ilk özelliklerden birisi´´helal süt emmiş olsun´´kelimesidir.
Aileler tarafından zaman içinde dinini öğrensin diye gönderdikleri çocuklarının ilerleyen yaşlarda farklı davranmalarından üzüntü ve huzursuzluk duyarlar.
Bozulan toplumlar birbirini seyredip geçer, günlük çıkarlar maalesef herşeyin önüne geçer,düzeltme adına mücadele edilmesi gerekirken başka toplumların kültürlerini adetlerimiz gibi sanır onlarla avunmaya gerçek adet ve örfümüzü unutmaya başlarız, bugün olduğu gibi
Ülkemizde yaşayan toplum genelinin ağırlığı Müslümanım demektedir.
Bozulan adet ve örflerimizi düzeltmek için çaba sarfetmediğimiz gibi neden diyede düşünmeden yaşantımıza devam edip gidiyoruz.
Genelde bizler klasik olarak Müslümanın şartı, imanın şartı öğrenir, uygulamada nedense garip davranırız.
İmanın şartlarının birincisi Allah´a inanmaktır.
Burada Allah´a inanan müslüman Allahın Sıfatlarınıda bilecek ve yaşantısını ona göre tanzim edecektir.
Yoktan vareden Cenab-ı Mevlanın yapılan herşeyi bildiğini, gördüğünü, duyduğunu bilmesi gerekir.
Yalan söylerken Allah´ın duyup, bildiğini
Kötülük yaparken Allah´ın gördüğünü, bilmesi ve söyleyeceği yalandan ve yapacağı kötülükten vazgeçmesi gerekmez mi?
Allah´ın emir ve yasaklarını bilip, ona göre yapacağını yapması gerekmez mi?
Helal kazanarak, çoluk çocuğuna helal yedirmesi gerekmez mi?
Dünyevi çıkarlarımız için kötüye iyi denmiyeceğini
Gizli Allah katında hiç bir şeyin kalmıyacağını bilmemiz gerekmez mi?
Yüce Mevlayı kandıramıyacağımızı bilmemiz
Sözümüzde doğru
Özümüzde doğru
Yaptığımızda doğru olmamız gerekmezmi?
Nesillerimizi devam ettirecek evlatlarımızın helal süt emmiş olması gerekmez mi?
Düşünelim ve kendimize bir bakalım. Lütfen
