Ödemeler dengesi ve uluslararası yatırım pozisyonu raporu açıklandı

Merkez´den açıklanan rapora göre, çekirdek gösterge olarak kabul edilen altın hariç ile enerji ve altın hariç cari işlemler dengesinde geçen yılın son çeyreğinde başlayan iyileşme eğilimi, 2017 yılının ilk çeyreğinde de devam etti.

EKONOMİ 5.07.2017 21:49:49 0
Ödemeler dengesi ve uluslararası yatırım pozisyonu raporu açıklandı

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2017 yılı birinci çeyrek ödemeler dengesi ve uluslararası yatırım pozisyonu raporunu açıkladı. 2017 yılı Mart ayı itibarıyla 12 aylık cari işlemler dengesi 2016 yılının sonuna kıyasla bir miktar bozularak 32,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Öte yandan, çekirdek gösterge olarak kabul edilen altın hariç ile enerji ve altın hariç cari işlemler dengesinde geçen yılın son çeyreğinde başlayan iyileşme eğilimi, 2017 yılının ilk çeyreğinde de devam etti. Bu dönemde, mevsimsellikten arındırılmış verilere göre, cari işlemler dengesi, tüm alt göstergelerle birlikte iyileşme eğilimini sürdürdü.

Cari açıktaki daralma eğilimi temelde dış ticaret dengesindeki iyileşmeden kaynaklandı. Son yıllarda, altın hariç bakıldığında ihracatın ithalata kıyasla daha yüksek oranda büyümesi dış ticaret açığının daralmasında etkili oldu. 2017 yılının ilk çeyreğinde, altın hariç ihracat yıllık bazda yüzde 12,6 artarken, altın hariç ithalat yüzde 3,4 ile sınırlı bir artış gösterdi.

İhracatta gözlenen performansta, son dönemde dış talepteki güçlü seyrin yanı sıra ihracatçıların pazar değiştirme esnekliğinin de önemli rol oynadığı değerlendirildi. 2016 yılı başından itibaren küresel büyüme yatay bir seyir izlerken ihracat ağırlıklı büyüme artış gösterdi. Ayrıca, ihracatın yaklaşık yarısını gerçekleştirildiği Avrupa Birliği (AB) ülkelerindeki nihai yurt içi talep kaynaklı büyüme ve Türkiye´nin AB´ye ihracatının yaklaşık yüzde 60´ının yatırım ve tüketim malından oluşması ihracat artışlarında etkili oldu. Bunun yanı sıra, 2017 yılının ilk çeyreğinde ihracattaki yüksek artışta çevre ülkelerle normalleşen ilişkilerin de katkısı oldu.

 

 

2017 yılının ilk çeyreğinde, petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki yükselişle birlikte ithalat fiyatlarının artması nominal ithalatı artırıcı etkide bulunurken, iç talepteki ılımlı seyir ve reel kurdaki değer kaybı bu artışları sınırlandırdı. TÜFE bazlı reel kur endeksi yılın ilk çeyreğinde 2003 yılından bu yana gözlenen en düşük değerini aldı. Bu dönemde ithalat fiyatları yıllık bazda yüzde 6,8 oranında, reel ithalat yaklaşık yüzde 1 civarında artış gösterdi. Altın ithalatı ise, geçen yılın son çeyreğindeki seyrini sürdürerek Ocak-Mart döneminde 2,7 milyar dolar oldu. Bu gelişmeler neticesinde, altın hariç ithalatta sınırlı bir artış gözlenirken toplam ithalat yıllık bazda yüzde 7,7 oranında arttı.

Cari açığı azaltıcı etkide bulunan ve 2016 yılında gerileyen seyahat gelirleri, 2017 yılı Ocak-Mart döneminde de düşüş eğilimini sürdürdü. Çevre ülkelerden gelen turist sayısı artarken, özellikle Avrupa´dan gelen turist sayısındaki gerileme devam etti. Ancak, seyahat giderlerinin bu dönemde gelirlerden daha hızlı azalması sonucu net seyahat gelirleri yıllık bazda artarak cari açığı düşürücü etkide bulundu.

Finans hesabı

ABD seçimleri sonrasındaki belirsizlik nedeniyle küresel piyasalarda ortaya çıkan dalgalanma 2017 ilk çeyreğinde sona erdi. ABD´de destekleyici maliye politikasıyla büyümenin ivme kazanacağı, bununla birlikte FED´in para politikasındaki sıkılaştırmayı daha uzun vadeye yayacağı beklentisi ile başta ABD olmak üzere küresel piyasalarda toparlanma görüldü. Öte yandan, bölgedeki jeopolitik siyasi gelişmelerin devam etmesi ve anayasa referandum süreci portföy ve diğer yatırım girişlerine bu dönemde etki eden Türkiye´ye özgü olumsuz ayrıştırıcı unsur oldu.

Ödemeler dengesi finans hesabına ana başlıklar itibarıyla bakıldığında, doğrudan yatırım girişlerinde bir süredir görülen gerilemenin bu dönem yerini yatay seyre bıraktığı görüldü. Öte yandan, gelişmekte olan piyasalara yönelik ortaya çıkan sermaye girişlerinin bir yansıması olarak, portföy yatırımları yükümlülük kalemi kaynaklı girişler görüldü. Diğer yatırım girişlerinde, döviz kurlarında bu dönemde yaşanan hareketliğinin de etkisi ile azalma gerçekleşmiş gerek bankacılık gerek diğer sektör kredi net geri ödeyici pozisyonunda oldu.

Doğrudan yatırımlar

Yurt dışı yerleşiklerin ülkemizde gerçekleştirdiği doğrudan yatırımlar temelde sermaye ve gayrimenkul yatırımlarından oluştu. Bir süredir azalma eğiliminde olan yurt içine doğrudan sermaye yatırımları bu eğilimini 2017 yılı ilk çeyreğinde yataya çevirdi. Jeopolitik siyasi gelişmelerin bölgemize yönelik risk algısını olumsuz yönde etkilemesi doğrudan yatırım girişlerinde bu dönemde ortaya çıkan, düşük platodaki, yatay seyrin temel nedenini oluşturdu.

2017 yılı ilk çeyreğinde, coğrafi olarak Avrupa en fazla sermaye yatırımının geldiği bölge olmaya devam ederken, hizmetler sektörü en fazla yatırım çeken sektör oldu. Öte yandan, yurt içine doğrudan yatırımların diğer önemli bileşeni olan gayrimenkul yatırımları, 2012 yılında yabancılara Türkiye´de mülk almayı kolaylaştıran ilgili yasanın değiştirilerek uygulama tebliğinin çıkarılması ile birlikte 2013 yılından başlayarak hızlı bir artış gösterdi. 2017 yılı ilk çeyreğinde gayrimenkul yatırımları, bir önceki yılın aynı dönemine göre aynı kalarak 1 milyar 61 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

Portföy yatırımları

Portföy yatırımlarının temel seyri yurt dışı yerleşiklerin yurt içinde yaptığı yatırımlar tarafından belirlendi. Portföy yatırımları yurt içi yerleşiklerin yurt dışındaki yatırımları (portföy yatırımları net varlık edinimi) ile yurt dışı yerleşiklerin yurt içindeki yatırımları (portföy yatırımları net yükümlülük oluşumu) toplamından oluştu. Bankalar ve diğer sektörlerin toplamından oluşan yurt içi yerleşiklerin yurt dışındaki portföy yatırımları, yılın ilk çeyreğinde bankaların likidite tercihlerinin bir sonucu olarak yurt dışı portföylerini azaltması nedeniyle düşüş gösterdi.

FED´in para politikası sıkılaştırmasını uzun vadeye yayacağı beklentisi ile gelişmekte olan ekonomilere yoğun, Türkiye´ye ise göreli olarak daha düşük düzeyde, portföy girişleri gerçekleşti. Enstrüman bazında bakıldığında, genel hükümetin yurt içinde ve yurt dışında ihraç ettiği borç senetlerinde kuvvetli giriş yönlü hareket gözlenirken, bankacılık sektörünün Mart ayında gerçekleştirdiği yurt dışı tahvil ihraçları ile olumsuz piyasa koşulları nedeniyle bir süredir ara verdiği yurt dışı piyasalardaki işlemlerini yoğunlaştırdığı görüldü. Diğer taraftan, bu çeyrekte hisse senetlerinde de toplamda giriş yönlü hareket gerçekleşti. 


Pazar 16.2 ° / 1.7 °
Pazartesi 18.4 ° / -1.1 °
Salı 21.4 ° / -2.7 °